Dördüncü Sanayi Devriminin gerçekleşmesi yalnızca teknoloji ve üretim alanında olmayacaktır. Adı üzerinde olan bu devrimin başarıya ulaşması; insanların kapasiteleri, yetkinlikleri, düşünce yapıları, çevresel faktörlere ve değişikliklere uyum sağlamaları ile doğrudan ilişkilidir. Dördüncü Sanayi Devrimi’nin yıkıcı etkisinin farkına varmak, uyum sağlamak ve avantaja çevirmek için yapılacak en önemli şeylerden birisi; dört farklı zekâ türünü kavramak, geliştirmek ve kullanmak olacaktır. Bu zekâ türlerine bakacak olursak;
- Bağlamsal Zekâ (Akıl): Anlama biçimini ve bilginin nasıl uygulandığını kapsıyor
- Duygusal Zekâ (Kalp): Düşüncelerin ve duyguların nasıl işlendiği, kişinin kendisiyle ve başkaları ile nasıl ilişki kurduğunu kapsıyor
- Manevi Zekâ (Ruh): Bireysel ve toplumsal ortak amaçları, güven ve diğer eylemleri kapsıyor
- Fiziksel Zekâ (Beden): Bireysel ve toplumsal dönüşümü sağlama sürecinde, bireyin ve diğer paydaşların sağlığına bakışını kapsıyor
1. Bağlamsal Zeka
Bağlam kelimesi; bilgi ve sınırlarını anlayarak noktaları birleştirme yeteneği ve isteği olarak tanımlanabilir. Bağlamsal zekâ ise; gelecek olan trendleri öngörme ve edinilen bilgiye farklı ortamlarda kullanabilme yetisidir. Dördüncü Sanayi Devriminin öncüsü olan liderler/karar alıcılar bağlamsal zekayı ve buna bağlı olarak; çevrelerinde bulunan her düzey ağları tanımalı ve değerlerini anlamalıdır. Bütünsel bakış açısıyla olaylara geniş perspektiften bakmak için; tüm paydaşları bir araya getirmek, iş birliği yaratmak ve sürdürülebilir bütünsel fikirler geliştirmek gerekir. Gün geçtikçe karmaşıklaşan iş çevrelerinde hayatta kalmak ve süreçlere yön vermek için; dar ve odaklı görüşler yerine problemlere karşı esnek, uyarlanabilir ve çevik görüş yapısına geçmek başarı getirecektir.
2. Duygusal Zeka
Duygusal zekayı tanımlarken yapılacak en büyük yanlış; onun bağlamsal zekanın karşıtı olduğunun düşünülmesidir. Aksine duygusal zekâ; bağlamsal zekanın tamamlayıcısıdır. Duygusal zekâ düzeyinin yüksekliği ve gelişiminin devam etmesi, liderlerin/karar alıcıların diğerlerine nazaran daha çevik, yaratıcı ve dayanıklı olduğunu göstermiştir. Değişimin ve inovatif düşüncenin öncüsü olacak liderlerin; iş birliği geliştirmek ve kurumsallaştırmak, yeni fikirlerin heyecanını yönlendirmek ve yönetmek için; duygusal zekâ düzeyi en önemli olgu olarak karşımızda durmaktadır.
3. Manevi Zeka
Manevi zekâ; anlam arayışı ve sosyal paydaşları ortak bir amaç etrafında toplayabilme yeteneğidir. Giderek benmerkezci bir topluma dönüşmenin ardında yatan sebep teknoloji ise; bu gelişmeleri dengelemek ve toplumsal ortak amaçlar oluşturmak; Dördüncü Sanayi Devrimi faydalarını toplamamızı sağlayacak yapıyı oluşturmak için zaruridir.
Burada ortak amaç oluşturma ve paydaşları bunun etrafında toplamak için gerekli olan en önemli kavram; güvendir. Birçok farklı bileşen, fikir, paylaş ve inovasyonun ortak paydada ve kolektif şekilde ilerlemesini sağlamak için; manevi zekâ yetkinliği yüksek olması ve buna bağlı olarak güven duygusunun kazanılmış olması gerekir.
4. Fiziksel Zeka
Fiziksel zekâ ise; bedenin, aklın, duyguların ve dünya ile uyum içinde olmanın en önemli parametresi olan kişisel sağlık ile ilgilidir. Dördüncü Sanayi Devrimini besleyen ve geliştiren diğer üç zekâ türünün yanında, beden sağlığını destekleyecek ve geliştirecek aktiviteler gittikçe önem kazanacaktır. İnsan sağlığı ile ilgili olarak yapılan çalışmalar ve gelişmeler bu zekâ türünü destekleyecek niteliktedir. Bunun yanında; uyku, beslenme ve egzersiz gibi aktiviteler kişileri karşılaştıkları birçok problem ve meydan okuma karşısında zihinsel olarak daha sağlam hale getirecektir.
Sonuç
Sonuç olarak; Dördüncü Sanayi Devriminin ilerleyen süreçlerdeki yapısını ve etkisini bugünden kestirebilmek güç. Fakat bahsettiğimiz bu dört zekâ türündeki gelişmişlik düzeyi Dördüncü Sanayi Devriminin gidişatını etkileyecek parametreleri içeriyor. Dünya çok hızlı bir şekilde değişiyor, insanlar ve nesneler daha bağlantılı hale geliyor ve sistemler daha da karmaşıklaşıyor. Bu süreci doğru yönetmek ve avantajlı konuma gelmek için sadece teknolojik ve teknik gelişmeler yetmeyecek, sosyal beceri ve iş birliği yaratmak gerekecektir.
Kaynak: Schwab, K., Dördüncü Sanayi Devrimi, Dünya Ekonomik Forumu,2017.
Kapak: https://alfapeople.com/